Cumartesi, Mart 17, 2007

anneler ve kızları


"anne" figürü hayatımızda dehşet verici (güçlü, etkiliyici anlamında) bir figürdür. hele de anne kız ilişkisinde...
zaten kadın duyguları yeterince karmaşıktır bir de üstüne iki kadının (anne kız bile olsalar) birbirine karşı hissettikleri karmaşa ötesi bir seviyededir.
normalde hiç de aklıma gelmezdi böyle bir yazı yazacağım, aklıma annemin ney dinlemek istediği düşmese idi.
annem artık benimle yaşamıyor, onun yerine bana bir hayalet bıraktı. (hala hayatta şükürler olsun.) böylece sürekli olarak ben onun hakkında düşünmeye devam edebiliyorum.
aslında hiç de uç noktalarda bir kadın değildir. yani marka giyinen bir şeytan, bir despot zorba veya dünya tatlısı sevimli mi sevimli anaç da değildir. o da tıpkı benimde olduğum gibi sıradandır. sanırım annem olmasaydı pek de düşünmezdim onun hakkında. ama her neyse düşünmeye başladım ve anlatımımı artık mantıklı bir seviyeye çekmeliyim.
psikologlar diyorlar ki anne, kız çocuğunun model olarak aldığı bir simgeymiş. aynı cinsiyetten olması sebebiyle her ne kadar çekişmeler olsa da sonuçta yaşlar ilerledikçe en iyi dostlar bile olunabiliyor.
şimdi modelimiz şöyle:
küçük çocuk benzemek için anneyi seçer!
ya seçemezse?
yani anneyi beğenmeme olabilir mi? yaş küçük o yüzden fark edemez denebilir mi?
evde var olan baba, bu benzemede ne kadar etkilidir? yani olmayan bir baba durumunda, ya da kötü bir baba veya var ama pasif bir baba veya hasta bir baba figürü u benzeme isteğini nasıl etkiler.
bir nokta daha anneler çocuklarına yakın olmak için onlara fiziksel olarak da çok yakın olurlar. örneğin onlarla beraber uyurlar geceleri. bunun etkisi ne olur?
ben pek çok örnekleme yaptım. anneyi kötülüklerden korumak isteyen kız çocukları hakkında. sanki anne onların çocuğu gibi. kimbilir belki bende öyleyim.
annem ney dinlemek istediğinde ona 6 tane ney cd'si aldım. çünkü benden bir şey istemişti ve çok da istemezdi zaten. ben hep ona zoraki verirdim.
anneler yoksa çok mu zayıf ve oyuncuydular?

Hiç yorum yok: